Bir ümitsizlik durumu hikaye değil

Canım Babamın ayak parmaklarında bir uyuşma ile başladı bu illet. Ayaklarının altı acıdı. Daha önce sakarlıkları vardı. Sonrasında unutkanlıkları başladı günleri karıştırdı evin yolunu bulamadı. Son gözü son tarafı tam göremeye başladı. Sonra sol kolu çok acımaya başladı. Yürüyüşlerini bozdu çevremizdekiler kulak denge taşı vertigo olabilir dediler. Sonrasında gözümüzde bir problem başladı ışığı sevmiyordu babam. Sürekli bir yorgunluk uyuma isteği vardı babamın. Uyuyorum ama uykusuz hissediyorum diyordu. Beyhekim devlet hastanesinde ilaçsız mr çekildi beyinden bir şeyin yok dediler. Damarlarda bir kireçlenme var aspirin içmen lazım dedi doktor. Sonra 2 ay sonra tekrar mr çekildi babacığım bu sefer hastalık çıktı. Meram tıp fakültesi hastanesine gittik onlar bana kötü haberi verdi. Bana bir kaç ay ömrü var dedi doktor yapacak bir şey yok dedi. Yıkıldım ağladım. Babama üzülmesin diye bir şey diyemedik. Ama başka odalarda ağladık. Tedavisi yokmuş. Tıp taş devrindeymiş. Selçuk tıpa gittik orada da hakan karabağlı denen doktorda 6 ay ile 18 ay arasında yaşar dedi. İstanbula gittim orada yeditepe üniversitesinde uğur türenin asistani biz hepsini temizleyebiliriz dedi (75 bin tl yaklaşık ozaman için 25 bin dolar) Başka bir özel hastanede ise yapacak bir şey yok iğne biyopsi olacak ona göre ışın ve kemoterapi dedi (12 bin tl 4 bin dolar).  Hakan karabağlı kurban bayramı sonunda getirin ameliyat edeyim dedi. Bayram sonu gittik ama sekreterini aşıp doktoro ulaşamayınca meram tıpda erdal kalkana ulaşıp hastaneye yattık orada da bir gün yatıp babamı hacettepeye götürdüm orada Melike Mut Aşkuna güvenip ameliyat olduk. Babamda bir hasar bırakmadan ameliyat etti. Ameliyat sonrasında da yürüyorduk. İyiydik. ışında da yürüdük ama kemoterapi babamı güçsüz bıraktı. kemoterapi hapı olan temodal kullandı. 135 mg aldı sonra 265 mg babam iyice çöktü.

31.03.2016 Perşembe: 
 Bu gün aralıklar ile hıçkırık devam ediyor. İlaçları veriyoruz. Uyurken hıçkırık genelde kesiliyor. Uyumasında nefes darlığı çekiyor. Boğazında balgam var gibi. Antibiyotik verdik. Sol tarafımız iyice tutmaz duruma geldi. Rüya ile gerçeği ayıramıyoruz. Büyük abdest sorunu var. Sürekli büyük abdestimiz var hissi yaşıyoruz. Siteyi aradım. Yeni spariş vereceğim. Acınası bir durumun içine doğru sürüklenmeye devam ediyoruz. Allah a yalvarıp yakarıyoruz. Bataklığın içine düşüp çırpınan son anlarını yaşayan boğulmak üzere olan bir kişi gibi hissediyorum kendimi. Elden bir şey gelmiyor. Çaresizlik had safhada.

02.04.2016 Cumartesi: Bu gün sanki biraz daha iyiydik bol bol uyuduk. Hıçkırık aralıklar ile uyanık olduığumuz zamanlarda devam ediyor. Kesildiğinde seviniyoruz. Ya ilaçlardan yada hastalığımızın nüksetmesinden kaynaklı diye düşünüyorum. Bu gün sürekli hastamız bu seneyi çıkartamayacağım dedi. Ben iyi değilim dedi. Akşamleyin Ankaradan misavirler geldi. Gerçi ben bu misavirlerin nedense geleceğini öğleden sonra duydum. Hazırlık falan yapardık ama neyse. Demekki öyle gerekti. Hasta halinde bile yüzükleri takabildi. Ağlamaklı bir gün geçirdim. Kendimi harap ettiğimi biliyorum. Neredeyse isyan noktasında geziniyorum. İsyan etmenin hiç bir faydası olamaz. Kazandırmaz da. Akıllı olup Allah a yalvarma tövbe istiğfar etmeye devam. Çünkü inançlı kişileriz. Hepimiz öleceğiz ya öyle ya böyle. Sanki doktorlar ölmeyecek mi? Kafamda deli sorular var. Delirtecek beni. Ölüm fikrine alışmam lazım. Tamam öleceğiz de işte bir türlü üzüntülenmeden edemiyorum. Aşırı duygusalım. Kızlardan daha beter oldum. Onlar benden daha çok umursamaz durumda. Belkide dışlarına vurmuyorlar.  Kendi sağlık sorunum da baş göstermeye başladı. B....m küçülmeye başlamış :). Kullanılmayan organ tabiki küçülür. Belkide genetiktir. Sonum belli. Yardıma muhtaç zavallı acınası bir son. Bu gün kaza namazlarımı da kılarak 5 vakit namazı eda ettim. Namazda her tesbihatta hamd ettiğimizi keşfettim. Hamd övgü demek. Allah a övgü dizeleri okuyoruz. İbadet övmek ile bitmiyor. Bol bol dua ediyorum. Kerim olan Allah ım sen şafisin. Şifa senden dir. SOnsuz şifandan hastamıza şifa ver. Sen cömertsin. Sen her şeye kadirsin.

03.04.2016  Yeni bir gün yeni bir umut diyelim.
11.04.2016  Hastahaneden çıktık. İnsilüne başladık. Kan sulandırıcı alıyoruz. Bu daha etkili yanlız. İdrarda biraz kırmızılık var. Haztamızda biraz soluk alıp verme problemi var. Kriz şeklinde geliyor.Soluk kesiliyor. Sonra öksürüyor.  Havalı yatak aldık. 90 liralık yatağı 150 tl ye almanın rahatlığı var. Hıçkırık için hap kullanıyoruz. Gece uyumayıp gündüz uyuyoruz. Kan sulandırıcının etkisi var gibi gözüküyor.

14.04.2016 duygusal olarak çöküntü içindeyim. Hasta geceleri uyumuyor. Hafıza giderek kısaldı. Hıçkırık hapı etkisini gösteriyor gibi. Tekrarlar artıyor. Kan sulandırıcı işe yarıyor gibi gözüküyor. Ölüm fikri iyice benliğimi sardı. Ölüm sularının sardığı bir yaşam adasında sular gittikçe yükseliyor. Kaçacak bir yer yok. Çare yok. Ölüm en iyi çare gibi duruyor.

20.04.2016 Akrabalardan birinin tanıdığı hemşire forever living gibi firmanın satış temsilcisi imiş. Onun verdiği ürünleri alıp almama konusunda gidip geliyorum. Babamda olumluya gidiş fazla yok.

27/04/2016 Hastamızda kordeksa yı azalttığımızda ödem fazlalaşması ile bilinç kaybı meydana geldi. Damardan verilen kordeksa (kortizon) ile tekrar bilinç geri geldi. Çekilen mr larda kitlede bir büyümenin olmadığı görüldü.

28/04/2016 Bu gün biraz sessiz geçirdik. Bazen günde iki defa falan olabiliyor. nefes alamama sorunumuz var. İlaçlara devam ediyoruz.

12/05/2016  Bitkisel desteğe devam ediyoruz. Propolis, arı sütü, aloe vera qten  ve c vitamini. Bir gün önce çok konuşan hastamız bu gün çok yorgun gözüküyordu. Sessizlik arttı. Sürekli uyuma durumunda idi. ortizonu yarım doz arttırdık. Korkum 4*4 olarak verğimiz haplara bağımlılık kazanmak. Anzerden hakiki propolis ve arı sütü getirtmek istiyorum.

20/05/2016  hastamızı 15/05/2016 günü bilincinde azalma ve ağır uykululuk ile acile götürdük. Enfeksiyon kapmış. Beyinde ödem birikmesi yokmuş. Beyindeki hastalıkta ilerlememiş. Menenjit şüphesi ile omurilik sıvısı alındı ve o da temiz çıktı. Şuan antibiyotik tedavisi ile durumu daha iyi. Bilinci açıldı. Sanırım antibiyotiğini ihmal etmemeliyiz buradan bu sonuç çıkıyor. Enfeksiyonu nereden kaptı? İdrar sondasından da olabilir solunum solundan da olabilir. Doktorlar ne tür bir enfeksiyon olduğuna bakarak buna karar verebilirler.

22/05/2016
 Hastamızın kol ve bacaklarda serum takılacak damar kalmadı. Boğazından damar yolu açtılar. Uzun süreli olarak bunun daha iyi olduğunu belirttiler. Doktordan öğrendiğim kadarıyla idrar yolu enfeksiyonu kana bulaşmış. Bence bu idrar sondasından oldu. Yatalak olduğumuz için visco yatak önerdiler. Uzun süreli bir tedavinin olduğunu belirttiler. Duphalak denen bir şurup kabız olan babamın büyük abdestini baya bir düzeltti. Antibiyotik tedavisine devam ediliyor. İdrar duruldu. İdrarda eğer ki tortular gözüküyor ise kesinlikle doktora gitmeli evde veya antibiyotik bırakılmamalı. Ayrıca bu tür enfeksiyonlarda kan şekerinin arttığını da öğrendik. Yani şeker artıyor ise idrarda tortular var ise bu enfeksiyonun habercisi. Erzurumdan arkadaşıma ışgın ısmarladık. Forever marka propolis ve arısütü, alovera, c vitamini, omega 3 kullanıyoruz. Bitkisel çaylar içiyoruz. Bodrumdan getirtiğim xpstonik zerdeçal, osmanlı şurubu siyah üzüm çekirdeği, çörek otu ekstresi ne devam ediyoruz. kullandığımız yağlarda var.

10/06/2016 Geçen cuma günü hastaneden çıktık. Bir hafta oldu. Babam artık düzgün cümle kuramaz oldu. Sadece bizden duyduklarını tekrarlıyor veya olumlu olumsuz seçenek olarak seçim yapabiliyor. Tens ve ems cihazı ile günlük 20 dk bacaklarına çalışma yapıyorum. Yüzü çok yorgun gözüküyor. Durumumuz iyiye gitmiyor. Forever living ürünlerine ekenezya yı da dahil ettik. Uykularımız yoğun. Yatalaklığımız devam ediyor. Omuz altlarından kaldırıken korkuyorum kolları kırılacak veya omuzu çıkacak diye.

23/06/2016 Babamı kaybettik. Babacazım benim. Garip babam. Bir bilseniz ne çektiğimi. Hergün ağlıyorum. 14/06/2016 da babam sabaha kadar bizim isimlerimizi söyledi. Lavaboda fenalık geçirdi. Şekeri önce 40 sonra 600 e çıktı. Hemen yatağa uzattık. Kendine geldi. Ambulansı aradık hastaneye kaldırdık orada da kendinde idi. Sonra yoğun babıma aldılar. 3 - 4 gün kendinde idi. Aç bıraktılar 5-6 gün hiç birşey vermediler şekeri düşürmek için. Sonra damar yolundan beslenmesini yaptılar. Elleleri kolları şişti babacazımın. Verdikleri ilaç hep deri altına gitmiş. Sonra kasıktan bir damar yolu katater açtılar. Babamın ödemi ben öyle tahmin ediyorum babamın bilincini kapattı. Doktorlara dedim ama ödem azaltıcı kortizonu 15 mg veriyorlarmış. Şeker artmasın diye ama ödem artıncada babamın bilinci gitti. Ultrasona indirirken babacazım derin ve hızlı nefes alıyordu canım babam bırakma beni dedim dayan dedim. Elleri ayakları soğuktu ellerimle ısıtmaya çalıştım. Enfeksiyon kapmış babacım. enfeksiyonu azalıyor diye sevinirken babamı 23 haziran sahur sonrası kaybettik. Kalbi durmuş dayanamadı canım babacım. Ödem kalbini durdurdu. Beynindeki tümörde bir değişiklik olmadığı mr da yazıyordu. Selçuk üniversitesi yoğun bakımda hemşireler ve doktorların hastalara ilgisini hiç beğenmedim. Ellerinde sürekli bir telefonla ilgilenme bilgisayar oyunları vs. Artık iyice işlerini savsaklamaya başlamışlar. Bizim içeri girmemize izin vemiyorlardı enfekiyon bulaştırısınız diye ama kendileri hastanenin her yerine aynı kıyafetler ile doktor olsun hemşire olsun hastabakıcı olsun geziyorlardı. Hatta bir önceki yogun bakımda kaldığında sabaha kadar babamın kaldığı tek odanın penceresi kışın açık kalmış annem durumu farkedince anneme çıkışmışlar.  Hatalara yakınlarına işiniz gereği acımıyorsunuz tamam da insan olduğunuzu  unutmayın. Vurgunduymaz olmuşlar. Yazık hepsinden ahirette hesap soracağım. ilk yogun bakıma girdiğimizde felç arttı ikincide de babamı götürdü.

Bu arada kullandığımız bitkisel ilaçlar https://www.flptr.com forever living products ın arı sütü  propolis ve bitkisel çayı, ekinezya bunların bağışıklık üzerine bir gram faydasını görmedik. Şeker komasına soktuğunu bile düşünüyorum babamı. Fadime diye bir hemşire tavsiye ettiydi bunu. iyice pazarlamacı olmuş bu para tuzakçı kişiler.

http://www.immunat.com.tr/ immunatın ürünlerinide kullandık mr raporlarında bir büyüme olmadığı yazıyordu ama babam günden güne kötüledi. Babam 9 ay yaşayabildi ameliyat üzerine. Onunda bir faydasını göremedik dersem yalan olmaz.

Isparta da eczacı ömer toladan dan bitkisel çaylar aldık onlar ödemi azaltıyordu. O da görüntülere bakıp çok ilerlemiş dedi. 



Günlük Beyin Tümörü gbm 4 ile olan durumumuz yukarıdaki gibi gerçekleşti. Babacığımın ellerini ayakları öptüm bu süreçte babamı kaybedeceğimi biliyordum ama  babama doyamadım. Hergün sevdim öptüm babamı ama kurtaramadım. Maddiyatımız yetmedi. Maneviyatımız da yetmedi. Canım babam. Canım babamı bu şekilde kaybettik.

Benim hasta yakınlarına tavsiyem ne olur derseniz
  • Kemoterapi konusunda iyi düşünsünler 
  • İdrar torbasından enfeksiyon kapıyor idrar sondası  takacaklar ise onuda iyi düşünsünler.
  • Hastalarda hareket azaldığı için kan sulandırıcıyı ameliyattan belli bir süre sonra tekrar başlasınlar. Biz iğnesini kullanıyorduk. Şimdilik aklımda kalanlar bunlar. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yunus Emre Dizisinden Güzel Sözler

Kaynak Kablosu Kesit Hesabı